lan işe yarar bişiy yapsam hiç fena olmayacak.sıkıntıdan su gibi izliyorum.imdat.öhöm

kafa olan akraba kadar çılgın şey zor bulunur.o değil de saygı falan kalmıyor lan.yapmayın yazıktır.

kulak ağrısıyla 4 saat topuklu ayakkabıyla ayakta dikildim dün.hatırlatın da düğün falan yapmayayım.

açık camdan ansızın rüzgarla birlikte içeri süzülen sigara kokusu kadar midemi bulandıran diğer şey de 30yaşına gelip hala ailesinden gizli, camdan sarkarak sigara içen insandır.

mezuniyet töreninde arkadaşın gömleği tamamen açıp, kravatı kafaya bağlayıp tren başlatması.

dünyanın en yavşak satıcısıyla muhattap oldum bugün.uyduruk bi kaç gözlüğün fiyatını sormamın karşılığında saçma sapan şeyler söyledikten sonra,arkada fransızca bir şarkı çalması ve benimde şapka takıyor olmam sebebiyle bana "Çok romantiksiniz,şarkıya çok uyuyorsunuz"demesi.o değil de adam pazarlık bile yapmadı.

bacaklarıma başarıyla ice tea dökmemin ardından kelebek yapıştı üstüne.sıcaktan kelebeklerin bile beyni erimiş.

benim beynim kelime oyunu olmus.

haftaya başlamak istemiyorum ben. beklemekten ve ertelemekten tahmin edemeyeceğin kadar sıkıldım haberin yok. end dı oskır goes tuuu thinair

elimdeki iki telefonun kartlarını değiştirirken birinin bataryasını diğerine takmaya çalıştım. doğal olarak yerine uymayan batarya elimden fırlayıp masadaki meyve tabağının içine girip muza bulandı. akşam akşam bu kadar atraksyona kalbim dayanmıyor.

5. sınıftan ortaokula geçerken sınıfımıza verdikleri herkesin resminin bulunduğu plastik şeyi buldum biraz önce. ilkokul öğretmenimin resimde tek gözü kısık çıktığını farkedip evin içinde ilkokul öğretmenim hayko cepkinmiş diye bağırdım,sonra annem ben severim hayko cepkini dedi.travma geçiriyorum sanırım.çekmecelerde hayko cdleri dolaplarda hayko cepkin baskılı belden ve bilekten lastikli eşofmanlar bulursam ne yaparım onu düşünüyorum şimdi.

duygularımı yuttum

aslında kızarmış tost ekmeğini çok sevmem bile ben.

başkalarını kullanan insanlar var ya işte onlardan tiksiniyorum ha.

Az önce televizyonda 6 kişi son tempo kolbastı oynuyordu,tüylerim diken diken oldu hayattan tiksindim,bitmemiş miydi la bu kolbastı şeysi.

Geçen on yıllık bakkalım bana yamuk yapıp eski beş yüzlük vermeye kalktı, dedim şinasi adam ol ne bunlar, fırlattım suratına yıkıl şimdi dedim ve bakkalı terkettim,bunu gerçekten yaptığımı düşünsene.yeah

kedim belli aralıklala çantamla aşk yaşıyor,sürtünüyor sarılıyor falan, hani kediye benzer bi tarafı da yok ki normal sırt çantası.svit fakin beybi cizıs diyorum normal hayatıma devam ediyorum

sabah balla pancake yedim. akşam yemeğin yanında pide. şimdi de mısır ekmeği yiyorum. star wars izlerken de sütle kurabiye yiyeceğim. gece oturursam daha devam eder bu. 1 gecede nasıl 10 kilo alınır göreceksiniz sonra. aman diyim. ben yapıyorum siz yapmayın.

üniversiteye girmeyip ,amerikan futbolu oynayıp,yan flüt çalan bir organ mafyası elemanı olmaya karar verdim.

yakın çevremde olmayan insanlarla telefonla konuşurken geriliyorum. hastalık bence. ciddi kurumları geçtim, kuaförü, sucuyu, taksiyi ararken bile evin içinde dört dönüyorum.

babamın her hafta star wars'u takip etmesi gözlerimi yaşartıyor.

yolda yürürken rastladığım kedinin dikkatini çekmek için kuş sesi çıkardım,takmadı beni kedi,sonra bir döndüm, meğersem iki tane adamın dikkatini çekmişim o sesle.kendimden korktum ha

biraz önce içimden derya kuzusu bunlar diye bağırmak geçti,hayırlısı.

mustafa internetten bilgisayarına 282,1 kblık dosyayı 3 farklı bağlantıdan indirecektir. 1.bağlantı saniyede 3,2 kb, ikincisi 2,8kb, üçüncüsü 4,5 kb indirebilmektedir. mustafa dosyayı indirmeye başladıktan 10sn sonra 2. bağlantı koptuğuna göre dosya toplan kaç snde iner?

yeni nesil öğretmenlerin çağa ayak uydurma hızına hayranım.

Şu aralar etrafımdakilere sürekli birşeyler hatırlatmalarını söylüyorum,kendim hatırlamaya çalışsam hiç fena olmayacak.O değil de kağıttan güvercin yapmayı öğrendim,masamın üstünde dağımsı güvercin yığınları var ve yataktan çıkmalarından korkuyorum.

ballı fındıklı akide şekeri için hayatımı veriririm,tövbeler olsun.

Melekler Korusundaki herkes erkandan hamileymiş diyolar.

discovery nin bir reklam şarkısı var "dünyayı seviyorum, ne muhteşem bir yer.." diye başlayan, şarkı optimizm patlaması yaşatıyor bana,sadece bir kaç saniye sürse bile,oo hayat güzel ha moduna giriyorum.

yaşamaya üşeniyorum bazen. o his korkunç işte.

naber? dönmüş müyüz?

böyle bir tembellik hiç birşeyi sallamama havası var bende çokça,isteyen varsa ödünç verebilirim.

Lazanyadan bir evim olsa falan,süper olmaz mıydı?

aylar olmuş yahu, üşengeç olmak da bir yere kadar.geldim sanırım